24 Kasım 2010 Çarşamba

Büyük lokma ye, büyük laf konuşma

"Yapraklar dökülür" taa "Ezel'den beri.. "Öyle bir geçer zamanki" "Fatmagülün suçu nedir" anlayamazsın. Sevdiğiyle evlenmek üzereyken kötü insanlar tarafından tenhada kıstırılır Fatmagül.. Bu kötü insanlar Fatmagülün suçu yok biz onu bihter sandık dese de suçu henüz anlaşılamamıştır. "Türk malı" "Bir aşk masalıdır" bu...

Selam günlük.. Geçen gün o kadar hayal kurdum ama dizi başladıktan biraz sonra uyumuşum. Dizi bittikten sonra da uyandım. Sadece çay keyfi yapabildim yani. Eee 900 kilometrelik otobüs yolculuğundan sonra akşam direk yamuluyor insan haliyle :) Neyseki dün izleyemediğim o bölümü internetten indirip izledim. Ezelde işler yine karıştı.

Şimdi ise aşkım yaprak dökümünü izliyor. Bense 15 dakika sonra başlayacak olan Valencia - Bursaspor maçını izlemenin planlarını yapıyorum. Gerçi zaten evde 2 televizyon var ama önemli olan maçı geniş ekranda izlemek :)

Görüşmek üzere günlük...
Haa unutmadan, sigara içmedim. Söyleyeyim de adet yerini bulsun :)

5 yorum:

  1. Ya bak günlük sahibi, sana bakıp bende bıraktım 7 Kasım'da ve burada ara sıra seni takip ediyorum. En büyük desteğim senin yazdıkların. Yani sen içmezsen bende içmiyorum bilesin. Sorumlulukların arasında artık bende varım yani. Yazdığım yorumu okursan bana şunun cevabını ver; sigara hangi aralıklarla aklına düşüyor ve artık bitti dediğinde kaçıncı zaman aralığındaydın?

    YanıtlaSil
  2. Merhaba Sayaras,

    Sigarayı bırakmış olmanıza çok sevindim. Ve sigarayı bırakmanıza en ufak bir katkım olacak ise büyük mutluluk duyarım. 7 Kasımdan beri hala içmediyseniz işin en zor kısmını geride bırakmışsınız demektir.

    Ben 1. hafta en fazla olmak üzere ilk 3 hafta biraz daha fazla zorlandım diyebilirim. İlk zamanları, eğer ilk yazılarımı okudu iseniz çekirdekle atlattım :)
    Onun haricinde ilk ayı atlattıktan sonra 35. gün civarı biraz daha zorlanmaya başladım. Ama bu biraz da stres kaynaklıydı. Kısacası 1,5 - 2 ay sonra "Sigarayı bıraktım" diyebiliyordum.

    Size tavsiyelerim olacak, bunlar benim dikkat ettiğim şeyler, umarım size de faydası olur.

    Öncelikle bu ilk zamanlarda mümkün olduğunca sigara içilen ortamlarda bulunmamaya gayret gösterin. Eğer yakın çevrenizde veya evinizde sigara içenler varsa onlardan sizin yanınızda sigara içmemelerini isteyin.

    Mümkün olduğunca yanlız kalmamaya çalışın. Yanlızken duygularınıza ve nefsinize daha kolay yenik düşebilirsiniz.

    Boş kalmayın, boş zamanlarınızı film izleme, spor yapma gibi etkinliklerle doldurmaya çalışın. Hobileriniz var ise onları da icraa edebilirsiniz.

    Sigara cebinize ve çok daha önemlisi sağlığınıza çok büyük zararlar vermekte. Kendinize ve sizi sevenlere bunu yapmaya hakkınız yok. Bunu hiç aklınızdan çıkarmayın ve zorlandığınız zamanlarda tekrar tekrar kendinize söyleyin. İnanın sigaradan kurtulmak hiç de zor değil.

    Bu yolda size başarılar diliyorum umarım bir daha ağzınıza sürmezsiniz. Gelişmelerden de beni haberdar ederseniz sevinirim :)

    YanıtlaSil
  3. Merhaba İzmarit...

    İyi ya valla görmezsiniz diye düşünüyordum ama görüpte bu kadar detay verdiğiniz için teşekkür ederim.

    Bugün 23. gün savaşmaya devam ediyorum. Askerim; o yüzden sinir stresi bitmeyen bir meslekteyim yani. Günler çok karışık geçiyor. Mesela cumartesi nöbetçiydim ve 26 saat tek başıma nöbet tuttum ve müthiş zorlandım. Oysa dün evdeydim ve sadece aklıma 1 defa geldi ve o da istekten değilde bırakmamı hatırlamamdandı.


    Bugünde zorlandım çünkü yanımda çok sigara içildi işyerinde ve o içilen sigaralar dünyanın en güzel parfümü gibiydi.

    Netice itibariyle çok fazla yalnız kalma, sinir-stres, duygusallık ve yanımda sigara içilmesi durumları bende diz boyu ve bunlara rağmen bırakırsam harbiden kendimle çok büyük gurur duyacağım :))

    Neyse sık sık yorum eklerim, yardımlarınız için teşekkürler...

    YanıtlaSil
  4. Evet, sizin işiniz daha zormuş. Fakat o çok zor olan kısmını atlatmışsınız. Bir kaç gün sonra 1 ayı dolduracaksınız.

    İnanın etrafındıza tüm o sigara içen insanlar içten içe sizi kıskanacak ve size imrenerek bakacaklar siz sigarayı bıraktığınızda.

    "Oysa dün evdeydim ve sadece aklıma 1 defa geldi ve o da istekten değilde bırakmamı hatırlamamdandı. "

    Sizin de söylediğiniz gibi bir süre sonra zaten nikotin ihtiyacınız sıfıra inecek. Ama sigara devamlı aklınıza gelebilir. Ama bu kesinlikle sigara ihtiyacından olmayacak.

    Bu sadece benim kısaca "Şeytan dürtmesi" dediğim durum. Misal ben şuan sigaraya hiç başlamamış biri gibi hissediyorum kendimi. Sigaraya hiç başlamamış biri sigarayı merak eder, etrafındakilere özenir, "Birşey olmaz heralde" diyerek alır içer ve sigaraya öyle başlar. Ama benim sigaraya hiç başlamamış birine göre çok büyük bir avantajım var; Ben sigaranın ne kadar kötü bir şey olduğunu onlardan daha iyi biliyorum!


    Sizde son durum nedir? :)

    YanıtlaSil
  5. Çok yoğun ve stresli günler geçirdim ama devam ediyorum sigarasız günlere ve 47 gün bitti. Ama halen aklıma gelip gidiyor. Sigarada beni en çok çeken kokusu oluyor ama yeni yeni farketmeye başladım. Buram buram kokan sigara kokusu içenlerde içtikten sonra o kokuyu bırakmıyor maalesef. O kadar kötü kokuyorlar ki ciğerlerindeki koku ağızlarından çıkarken o kokuyu duyunca kusmamak için hemen oradan uzaklaşıyorum. Yani beni sigaraya döndürecek hiçbir neden kalmadı gibi.

    İzmir'deki bir arkadaşım sigara fabrikasındaki üretimden bahsetmişti; sigaranın markasına göre türk-amerikan karışımı ayarlanıp son aşamada ise alkol ve bir kaç kimyasal madde karışımı tütüne sıkılıyormuş. Sonra bu alkol uçunca geriye tütündeki o esans kalıyormuş. Sonuç olarak normal sarma tütün ile kaliteli diye bildiğimiz sigara arasında koku ve tat farkı o kimyasallardan kaynaklanıyor ve o kimyasallar bağımlılık seviyemizi arttırıyor.

    Sigara neredeyse hergün rüyama giriyor, hergün rüyamda elimde kendimi sigara içerken buluyorum ve büyük bir pişmalık ve sıkıntı ile sigarayı hem içiyorum hemde söndürmeye çabalıyorum. Neyse hergeçen gün aklıma geliş sayısı azalıyor. Daha doğrusu can isteği değil de "aaa ben sigarayı bıraktım değil mi" durumları yaşıyorum gün içinde sık sık.

    Neyse sonra yine yazarım, kal salıcakla dostum...

    YanıtlaSil